Tüm iş ilanlarında deneyim istiyorlar. Ben daha yeni mezun oldum, ne yapmalıyım?
İş ilanlarında işverenler deneyim istediklerini belirtir ancak onlar da bilir ki deneyim sonradan kazanılan bir özelliktir. Bu sorunun cevabı sektöre ve kuruma göre değişir. Bu yüzden üniversite yaşamı boyunca yapılan stajların, yarı zamanlı işlerin büyük önemi vardır. Deneyim mutlaka isteniyorsa o ilana başvurmak da anlamsız olur ama bir ön mektupla bu işle ilgili deneyim kazanmak için istekli olduğunuzu anlatır ve mülakat aşamasında da başarılı olursanız bu şansı yakalayabilirsiniz. Önyazılar bu yüzden çok önemli. Doğru kurgulanmış bir önyazı, sizinle ilgili doğru fikir verir.
Çalışacağım şirketi seçerken öncelikle neye dikkat etmem gerekir?
Başvuracağınız şirketin büyüklüğü ve bilinirliliği, iş arama sürecinde adayları etkileyen en önemli faktörlerdir. Bir aday için en iyi şirket, kurumsal olmayı başarandır. Peki, bir şirketin kurumsal şirket olduğunu nasıl anlarsınız? Kurumsal şirket, hayatta kalabilmesi için gerekli tüm fonksiyonları sistematik bir tabana oturtmuş, prosedürleri belirlemiş, kişilere değil; fonksiyonlara bağlı olarak çalışan şirkettir. Bu belirtileri tek başına değerlendirmek mümkün olmayabilir. Logosundan web sayfasına, verdiği ilandan çalıştığı danışmanlık şirketine kadar birçok nokta vardır ama şunu da unutmamak gerekir: Özellikle başlangıç aşamasında seçen değil; seçilmeye çalışan olmanız gibi bir durum söz konusudur.
İngilizce okuyorum, yazıyorum ama konuşma güçlüğüm var. İngilizcemin yetersiz olduğunu yazmak istemiyorum. Bu durum daha sonra sorun olur mu?
Okumak ve yazmak İngilizce bilmek değildir. Eğer yabancı dille ilgili eksiğiniz varsa baştan bu sorunu çözmek gerekir. ‘Yabancı dil benim işime ne zaman yarayacak ki?’ diye düşünmeyin. İşinizin yabancı dille ilgisi olmayabilir ama internetin olanaklarından hiç mi yararlanmayacaksınız? İşinizle ilgili dünyada ne olup bitiyor, hiç mi ilgilenmeyeceksiniz? Okul disiplininiz devam ederken, öğrenme hızınız sürerken ve günlük yaşamın rutinine girmemişken kendinize hayat boyu teşekkür edeceğiniz bir iyilik yapın ve İNGİLİZCE öğrenin!
Şirketler yeni mezunlarda en çok nelere bakıyor?
Şirketler yeni mezun alımlarında en çok okul yıllarında herhangi bir iş deneyiminin olup olmadığına bakıyorlar. Bir öğrenci kulübünde görev almış, anketörlük yapmış, gazete satmış, bir dernekte herhangi bir projede gönüllü olarak çalışmış, semt pazarında bir şeyler satmış olabilirsiniz. Bunların her biri birer iş deneyimidir. Bunların hiç birini özgeçmişinize yazmaktan çekinmeyin çünkü bu deneyimleriniz, işverenin gözünde sizi diğerlerinden farklı kılacaktır.
Eğitim aldığım konunun kişiliğime uygun olmadığını düşünüyorum. Bambaşka bir alandan kariyer yapmak istemem sakıncalı mı? Bu bana zaman kaybettirir mi?
Bu sorunun cevabı, eğitim aldığınız konuya göre değişir ama sakıncalı olmaz; sadece bilgi ve deneyim kazanma konusunda bazen dezavantajlı olabilirsiniz. İçinizdeki potansiyel size başarılı olacağınızı söylüyorsa buna kulak vermekte fayda vardır. Belki biraz daha fazla çalışmanız gerekebilir ama kendinizi geliştirerek aradaki farkları kapatmak sizin elinizde.
Herkes iş bulmanın çok zor olduğunu söylüyor. Arkadaşlarım arasında bir yıldır iş aradığı halde bulamayanlar var. Hemen iş bulmak için ne yapmam gerek?
İş arayan kişi sayısı ve yeni mezun sayısı arttıkça iş bulmak da doğal olarak zorlaşıyor. Bu sorunun yanıtı size bağlı. Kendinizi iyi analiz ettiniz mi, eksiklerinizi tamamladınız mı, tüm kanalları doğru kullanıyor musunuz, doğru özgeçmişi ve doğru görüşmeyi yapıyor musunuz, doğru yerlere başvuruyor musunuz? Bu soruları tek tek irdelemek gerekir. Bir yıldır iş aradığı halde bulamayan arkadaşlarınız bu süreyi oturarak mı yoksa bir yerlerde staj yaparak, dönemsel işlerde çalışarak ya da kurs ve seminerlere katılarak mı geçirdiler?
Askere mi Gitmeli İşe mi Girmeli?
Erkek öğrencilerin mezun olduktan sonra karşısına çıkan ve onların zaman zaman ikilem yaşamasına neden olan bir konudur askerlik. Hatta bu, ikilem olmaktan da çıkmış, üç bilinmeyenli bir denklem haline dönüşmüştür. “Mezuniyet sonrasında hemen askere mi gitsem, iş hayatına mı atılsam yoksa yüksek lisansa mı devam etsem?” sorusu çok önemli bir hale geliyor. İşte bu noktada verilecek karar, öncelikle herkesin kendi hayalleri ve ideallerine göre şekillenirken eğitim aldığınız bölüme göre de farklılık gösteriyor.
Elbette herkes kendi isteğini, ideallerini ve taleplerini düşünerek kararını buna göre verecektir ancak uzmanlar da sizin için bazı önerilerde bulunuyor. Örneğin tıp, eczacılık, mühendislik, hukuk gibi formasyon gerektiren dallarda eğitim almışsanız öncelikli olarak askere gitmeniz sizin için daha iyi olacaktır çünkü başka bir alandan elemanın istihdam edilmediği işinizde, kariyerinize ara vermemiş olacaksınız. Eğer bir an önce kariyer yapmak istiyorum, diyen bir kişiyseniz meslek hayatına atılmanız daha faydalı olacaktır. Yurtdışında çalışma imkânı bulmuşsanız ve vakit kaybetmemeniz gerekiyorsa tabii ki askerliği ertelemeniz gerekebilir. Aynı zamanda girişimci bir ruha sahipseniz ve kendi işinizin patronu olmak istiyorsanız, bunun için şartlarınız hazırsa bir an önce askere gidip teskereyi almanız sizin için iyi olacaktır. Bu alandaki önerilerde genel kanaat, “Mezuniyetten sonra hemen askere gitmek gerekir” şeklinde ancak askerlikle ilgili karar, her bireyin kendisine göre şekilleniyor. Elbette size uyan bir seçenek de bulunacaktır.
Özel Sektör mü Kamu Sektörü mü?
Üniversite okuyan ya da iş arama sürecine yeni başlayanların en çok kararsız kaldığı noktalardan biri de “Özel sektör mü yoksa kamu sektörünü mü tercih etmem gerekiyor?” sorusudur. Herkesin yaşamdan beklentileri farklıdır ve bu farklılıklar, onları değişik seçimlere götürür. Bu beklentilerle, kendi özellikleriniz ve şartlarınızı yan yana koyarak sonunda bir tercih yaparsınız.
“Çok çalış çok kazan” mantığının hâkim olduğu özel sektörde, gençler genelde kendilerini daha çok geliştireceklerini düşünür. Özel sektörün çalışma saatleri daha uzun ve şartları daha ağırdır ancak bunun sonucunda özel sektörde bulunarak daha çok para kazanma şansını sağlayabilirsiniz.
Kamu sektöründe işler biraz daha farklıdır. Günümüzde memur olabilmek, önceki dönemlerde olduğu gibi kolay değildir. Bunun için ilk önce Kamu Personeli Seçme Sınavı’nda (KPSS) başarılı olmak ve mülakatları başarılı bir şekilde geçmek gerekiyor. Bununla birlikte kamu sektöründe ücretler, özel sektöre göre biraz daha düşük olabiliyor. Kamu sektörünün en büyük avantajı, çalışma saatlerinin uygun olması ve iş güvencesi açısından daha güvenilir bulunmasıdır.
Bu bilgiler ışığında özel ya da kamu sektöründe çalışmayı tercih etmek size kalıyor. “Yoğun ve stresli çalışırım ama aldığım para beni tatmin eder” diyorsanız özel sektörü, “Hayır, ben sistem adamıyım. Gireceğim saat belli, çıkacağım saat belli olsun. Az maaşa razıyım” diyorsanız kamu sektörünü seçmek sizin için daha doğru olacaktır.
Yüksek Lisans Yapmalı mıyım?
Her şeyden önce amaçlarınızı iyi belirlemelisiniz. Genel olarak durumunuzu incelediğinizde kendinizi aşağıdaki üç senaryodan birinin içinde bulursunuz:
İşte bu üç farklı yol, üç farklı ihtiyaç ve tabii ki farklı çözümler demektir: